BAÅžKANDAN
Küresel ekonomik koÅŸulların hızla deÄŸiÅŸmesi ve uluslararası ticaret dengelerinin yeniden ÅŸekillenmesi, gıda sektörünü tüm dünyada bir dönüÅŸüm sürecine sokmuÅŸtur. Gümrük tarifeleri, serbest ticaret anlaÅŸmaları ve uluslararası iÅŸ birlikleri, sektörümüzün rekabet gücünü etkileyen baÅŸlıca faktörler arasında yer almaktadır. Bu nedenle yalnızca iç pazara odaklanmak, sektörümüzün küresel pazardaki etkinliÄŸi için yeterli deÄŸildir. Bu doÄŸrultuda, hedef pazarlarda stratejik iÅŸ birliklerinin geliÅŸtirilmesi, Türkiye’nin rekabet gücünü daha da artıracaktır.

Özellikle Afrika ve Orta DoÄŸu gibi hızla büyüyen pazarlar Türkiye için önemli fırsatlar barındırmaktadır. Afrika kıtasında, buÄŸday unu ve diÄŸer temel gıda maddelerine olan talep her geçen gün artmaktadır. Türk firmalarının bu bölgelerdeki etkisi giderek artarken, Türkiye, kalite ve fiyat dengesini baÅŸarıyla saÄŸlayarak ticaret aÄŸlarını derinleÅŸtirme fırsatı yakalamaktadır. Türkiye'nin ürünlerini Afrika'ya ulaÅŸtırması, yalnızca ticareti geliÅŸtirmekle kalmayıp bölgesel beslenme sorunlarının çözümüne de katkı saÄŸlamaktadır. Dünyadaki iÅŸlenmemiÅŸ ekilebilir arazilerin büyük bir kısmına sahip olan Afrika’da modern tarım tekniklerinin yaygınlaÅŸması, büyük fırsatlar doÄŸurabilir.​​
​
Orta DoÄŸu'daki büyüyen pazarlarda da Türk gıda ürünlerine olan talep artmaktadır. Özellikle buÄŸday unu, makarna ve bitkisel yaÄŸ gibi ürünler, bölgedeki nüfus için büyük önem taşımaktadır. Türk firmalarının bölgedeki yatırımlarını artırmaları, lojistik aÄŸlarını güçlendirmeleri ve iÅŸ birliklerinin pekiÅŸtirmeleri Türk gıda sektörünün küresel pazarlardaki konumunu daha da güçlendirecektir.
​
Türkiye’nin Avrupa ve ABD pazarlarındaki rekabet avantajı da giderek güçlenmektedir. ABD’deki gümrük tarifelerinde yapılan deÄŸiÅŸiklikler, Türk ürünlerinin bu pazarda daha güçlü bir konum elde etmesine olanak saÄŸlamıştır. Amerikan pazarındaki vegan ve glutensiz beslenme trendleri, bulgur, nohut ve mercimek gibi Türk ürünlerinin talebini artırırken, Türk gıda ürünlerinin bu pazarda daha fazla yer bulmasına olanak tanımaktadır.
​
Serbest Ticaret AnlaÅŸmaları (STA) da bu süreçte kritik bir rol üstlenmektedir. Türkiye’nin hâlihazırda 23 ülkeyle STA anlaÅŸması bulunmakta olup, yeni anlaÅŸmaların sayısının artırılması, Türk hububat sektörüne olan ilgiyi artıracaktır. STA’lar, ticaretin kısıtlandığı bölgelerde Türkiye’nin rekabet gücünü artırarak ihracat yapmasına olanak tanıyacaktır. Bu potansiyelin hayata geçirilmesi için gıda ürünlerinin katma deÄŸerinin artırılması, uluslararası pazarlarda markalaÅŸma çabalarının artırılması ve hedef pazarlara yönelik özel stratejilerin geliÅŸtirilmesi gerekmektedir. Türkiye’nin güçlü üretim kapasitesi ve kaliteli ürünleri, doÄŸru stratejik adımlar atıldıkça dünya pazarlarında daha fazla söz sahibi olmasını saÄŸlayacaktır.
​
Tüm bu baÅŸarıların elde edilmesinde baÅŸta Ticaret Bakanlığımız, Tarım ve Orman Bakanlığımız ile 6 İhracatçı BirliÄŸimiz olmak üzere, sektörel çalışmalarımıza destek veren tüm paydaÅŸlarımıza teÅŸekkürlerimi sunuyorum.
Ahmet TiryakioÄŸlu
Türkiye Gıda İhracatçıları BaÅŸkanı